Dünya'da ve Türkiye'de Otomotiv Lojistiği

Küresel otomotiv sektörü, teknolojik dönüşüm, sürdürülebilirlik politikaları ve değişen tüketici talepleriyle sürekli evrilen bir yapı sergiliyor. 2024 yılı itibarıyla dünya genelinde 75,5 milyon araç üretildi, otomobil satışları ise 74,6 milyon adede ulaşarak bir önceki yıla göre %2,5 oranında artış gösterdi. Bu tablo, sektörün pandemi sonrası dengelenmeye başladığını gösteriyor. Bu süreçte Çin, tartışmasız şekilde liderliğini sürdürüyor. 2024’te %5,2’lik üretim artışıyla küresel otomobil üretiminin %35,4’ünü, satışların ise %31’ini tek başına karşıladı. Elektrikli araçlarda da başı çeken Çin, dünya EV üretiminin %60’ından fazlasını, batarya üretiminin ise %80’ini üstleniyor.

Avrupa Birliği, 2024’te 10,6 milyon araç satarak istikrarlı bir büyüme gösterdi. İç pazarın yanı sıra, 81 milyar Euro’nun üzerinde dış ticaret fazlası ile güçlü bir ihracat performansı ortaya koydu. Kuzey Amerika ise %3,8’lik büyüme ile toparlanma sürecini sürdürürken, Japonya ve Güney Kore gibi geleneksel üreticilerde düşüşler gözlemlendi. Brezilya gibi ülkeler ise ticari araç üretiminde öne çıkmaya başladı.
Bu küresel yapı içerisinde Türkiye, stratejik konumu, güçlü tedarik altyapısı ve Avrupa’ya yakınlığıyla dikkat çekiyor. Özellikle otomotiv tedarik zincirlerinde esneklik ve hızın önem kazandığı bu dönemde, ülkemizin rolü daha da kritik hale geliyor. Türkiye, 2024 yılında otomotiv üretiminde dünyada 12’nci, Avrupa’da ise 3’üncü sıra-da yer aldı. Ticari araç üretiminde ise Avrupa’nın en büyük ikinci üreticisi konumunda bulunuyor. Bu güçlü üretim kapasitesi, otomotiv sektörünü Türkiye’nin ihracatında da lider konuma taşıyor. Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) verilerine göre, 2024 yılında otomotiv endüstrisi ihracatı bir önceki yıla göre %6,3 artarak 37 milyar 212 milyon dolar seviyesine ulaştı. Bu rakam, Türkiye toplam ihracatının %17,3’ünü oluşturuyor. Bu ölçekteki bir ihracat hacmi, doğal olarak ciddi bir lojistik yükü ve operasyonel organizasyonu da beraberinde getiriyor.

Türkiye lojistik sektörünün genel iş hacmi içinde, otomotiv ve otomotiv yan sanayi taşımalarının doğrudan ve dolaylı payının %15–20 seviyelerinde olduğu tahmin ediliyor. Bu oran, sektörel önemi göstermesi açısından oldukça çarpıcı. Otomotiv yan sanayi tarafında ise Türkiye’de doğrudan ana sanayiye üretim yapan 500’ün üzerinde firma bulunuyor. Bu firmalar, yüz binlerce farklı parça ve bileşen üreterek bunları hem yurtiçindeki ana sanayi fabrikalarına hem de dünyanın dört bir yanındaki üretim tesislerine düzenli ve zamanında sevk ediyor. Bu yapı, sadece taşıma değil; aynı zamanda parça lojistiği, depo yönetimi, stok optimizasyonu ve katma değerli lojistik hizmetler açısından da büyük ve gelişmekte olan bir pazar yaratıyor.

Kıta Lojistik olarak, bu stratejik sektörün dinamiklerine özel çözümler geliştiren, entegre lojistik kabiliyetimizle öne çıkan bir iş ortağıyız. Sadece son bir yılda, otomotiv ve otomotiv yan sanayiye yönelik olarak gerçekleştirdiğimiz 1.700 taşıma, bu alandaki operasyonel uzmanlığımızın somut bir göstergesi. Kara, deniz ve havayolu hizmetlerimizi; bitmiş araçlar, özel üretim motorlar, acil ihtiyaç duyulan yedek parçalar veya ağır komponentler fark etmeksizin, her müşterimiz için özel biçimde kurguluyor, ihtiyaçlara göre özelleştirilmiş çözümler sunabiliyoruz. Ayrıca dünya genelinde kullanımı hızla artan Elektrikli araçlar ve bu araçlara ait taşıma uzmanlığı gerektiren parçaların süreçleriyle ilgili bilgi ve deneyimimizi arttırıyoruz. Denizyolu taşımacılığında, başta Mercedes, Ford, Volvo ve Renault gibi global markaların üretim ve bakım süreçlerinde kullanılan koltuk, jant kapağı, bijon, kampana disk gibi kritik parçaların ihracat taşımalarını üstleniyoruz.

Bu parçalar yalnızca binek araçlarda değil, savunma sanayinde kullanılan araçlarda da kullanılabiliyor. Havayolu tarafında zaman hassasiyetinin ve ürün değerinin yüksek olduğu projelerde konumlanıyoruz. Özel yapım bitmiş araçlar, klasik otomobillere ait motorlar, şarj bataryaları ve “Urgent Service” kapsamında iletilmesi gereken yedek parçalar gibi yükleri, farklı ülkeler arasında en hızlı ve güvenli biçimde taşıyoruz. Örneğin Çin’den Macaristan’a, bizden Havayolu ve Karayolu hizmeti alan, dünyaca ünlü bir marka için yüklü miktarda şarj bataryası taşıdık. Çok özellikli taşıma becerisi gerektirebilen bu tarz operasyonları, global acentelerle kurduğumuz güçlü iş birlikleri ve deneyimli operasyon ekiplerimiz sayesinde başarıyla gerçekleştirebiliyoruz.